Seyahat Arşivim

Ücretsiz seyahatler. Gezilebilecek ve huzur verici konumlar. Kamp ve Piknik alanları.

Random Posts

LightBlog

Breaking

20 Mayıs 2011 Cuma

yedik, içtik geldik...

gezdik de geldik demeyi de çok isterdim ama o kelimeyi tam manasıyla haketmedık sanırım, olsun Gaziantep öyle hemen iki günde gezilecek biryer değil zaten , ama bu sefer kesin gideceğim dediğim mozaik müzesi ziyaretinin yine yalan olması beni çok mutlu etmedi tabii:(


efendim sebeb-i ziyaretimiz malum; Gapgenç festival...ilki Mardin'de ikincisi Batman'da düzenlenen Gapgenç festival serisinin 3.sü bu sene 6-9 mayıs tarihleri arasında Antep'te düzenlendi,,uzun yıllardır , hatta  festival daha gepgenç iken de katılmayı isteyip her sene bir şeylerin çıkmış olması bende bu sene gidicem artık hırsı yarattı...yok sınav haftası denk gelir, yok ales le çakışır derken ,,bu sene sonunda oradaydım:))) Oradaydık daha doğrusu, dernek olarak organizasyon komitesinde yer aldığımız festivale bu sene nerdeyse tüm dernek olarak katıldık:)) çetin zaten sürecin en başından beri toplantılarda ve organizasyonun içindeydi..Şefik , Serkan , iki Ayşe'miz , Hasan ve ben de ordaydık, stand açtık, EVs gönüllüleri ile röportajlar yaptık, gençleri bilgilendirdik...


Bu seneki festivalin teması " Gönüllülük" idi, zaten 2011 yılı da Avrupa Gönülülük yılı:) Artık gençliğin sesinin daha çok çıkıyor olması , gönüllüğün biraz daha görünür ve konuşulur olması ne güzel..
Antep'e gelince yerelde dikkat çekebilmek adına , bukadar gencin biraraya gelmesi, en azından halkın ve yetkililerin dikkatini çekmesi, evet bakın biraraya gelebiliyoruz mesajını verebilmek oldukça önemliydi..


Demokrasi meydanındaki STK fuarında standlara sadece uğrayan ve okumayacağı broşürleri yağmalayan insanlar can acıtsa da yine de böyle aktivitelere birazcık da olsa aşina hale gelmeleri güzel birşey...


Bir diğer can acıtan nokta ise, gençlerin hem de sivil toplumda ktif olarak çalışıp birşeylere duyarlıyız diyen gençlerin , çevreye bukadar duyarsız olmaları idi:( herkese göre can acıtan bir nokta olmayabilir ama benim için öyle, kamp alanı, demokrasi meydanı, konser alanları özellikle yemek öğünlerinden sonra ortalığı görmeniz gerekirdi, dediğim gibi birçok kişi sallamadı ve düzeltmek adına birşey yapmadı:((


Nekadar sesimizi duyurabildik , ne kadar akıllarda kaldık bilmiyorum ama 2,5 güne sığdırılmış aktiviteler bana az kaldı mesela, Az gelen zamandı , bir dolu insanla tanıştık ama birşeyler paylaşamadan, konusamadan bir bakıveriyorsun bitmiş:S Katılmal istediğin aktiviteler, atölyelere gidememişsin,ziyaret etmek istediğin yerler eksik kalmiş, daha çok şey yapmayı planlamışsın ama olmamış... Gerçi Serkan öyle dedi, festivaller kontak alıp vermek içindir, sonrasında birşeyler yapılır dedi ama bana az geldi işte ne bileyim hep uzun aktivitelere alıştımdığımdan olsa gerek..


Bu durumda yine herzamanki gibi kendimi avutma sistemim devreye giriyor ve diyor ki, birdahaki gelişinde Büşra:)  Bu kent öyle birkaç güne sığdırılabilecek bir yer değil. Bu mümkün değil.. Zaten yandından mal kaçırır gibi ordan oraya telaşla gezmek çok tavsiye edilesi değil:) Bol zamanın olmalı, Mozaik müzesine girdin mi saatlerce çıkmamalısın içeriden, içine sindire sindire gezeceksin..Yediğin yemeği de öyle yiyeceksin , midene oturtmanın manası yok:)


Neyseki kortej öncesi yaptığımız hamam sefası bu seferki Antep damgasını vurdu diyebilirim... Antepli bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine sabah kayıttan sonra soluğu Naib Hamamında aldık....


devamı sonra ...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder